tours estambul ve allah bilgileri29
en güzel yazılarımızı tours estambul sizlee sunuyor ve tours estambul ddiki “Yoksa, Allah i<;ini/dcn tmicudvle edenlerle sahrcdcnlcri hiv belli etmeden cennete j»iriverecejiini/i mi sandım/?” (b55d).Allah, savaş meydanında ihlâsh ve a/imkâr mu'minleri dikerlerinden ayırd etmek ve si/den şehidler edinmek içindir (bu). Allah zâlimleri sevmez” (655c).“And olsun, sizi (savaşla) imtihana sokacağız; tâ ki içinizden muca-hidlcri ve sabır gösterenleri meydana çıkaralım ve haberlerinizi imtihan mey dunlarına örnek yapalım” (655F).
Allahu TcâliVmn peygamberleri (ve veli kullarından onlara tâbi olanları) çeşitli belâlarla imiıhan etmesi, makam ve derecelerinin ziyadeleşmesi ve yükselmesi içindir. Aynı zamanda (belâlara) sabretmelerine, (kendileri aleyhindeki hükümlere) rıza göstermelerine, (nimetlere) şükretmelerine ve her işte Allah’a teslim ve tevekkül olmalarına, Allah’a itimad etmelerine, dua ve tazarruda bulunmalarına scbebtir. İmtihan olunanların rahmeti hakkında ve belâya uğrayanların hakkmdaki şefkat ve basiretleri kuvvetlenir, (jmmetlcrindcn başkalarına bir tenbihtir. Yine başkalarına belâ anında peygamberlerine uymaları için bir öğüttür. Peygamberlerin başına geçen belâlara bakıp sabırda onlara uyarlar. Peygamberlerden sadır olan ufak tefek hataları ve aldanmaları yok edip, Allah’a temizlenmiş, paklanmış olarak kavuşurlar ve ecirleri çok, sevapları bitmez tükenmez olsun.
Kadı Ehil cl-Ha/ız, Ebu el-Uiiseyin es-SayraJî, Ebu'l-FadI b. Hayran Ebu Ya‘la el-Bağdadî, Ebu Alı es-Sıncî, Muhammed b.Mahbûb, Ebu Isa et-Tirmizî, Kuteybe, Hanımad b. Zeyd, Asım b. Behzele, Musabb.
‘‘Nice peygamberler vardı ki, beraberlerinde birçok âlimler savj^^ Allab yolunda başlarına gelenlerden dolayı umilsi/liğc d üşmediler, kinlik etmediler. Allab sabredenleri sever. O âlimlerin sözü sadecfji). du: “—Ey Kabbimiz, bize, günahlarımızı ve işlerimizde yaplıjı^j taşkınlıklarımızı ba|iışla. Savaşla ayaklarımızı diret vc kâfirler lopliıiı. ğuna karşı bize zafer ver.” Nihayet bu dua ve savaşlardaki direnmelf sebebiyle Allah onlara hem dünya nimeti, hem de âhirel sevabınıg zelliğini (cenneti) verdi. Allah güzel iş yapanları sever (655h).
Ebu Hüreyrc (rac/ıyallalıu anh)'ı\cn rivayet edilmiştir:
—Mü’minin, neresinde, malında ve çoluk-çocugunda belâ devıns. tikçe (günahlarına kefaret olur) tâ ki ölüp Allah'ına kavuştuğu zutu üzerinde hiçbir günah bulunmaz (655i).
Enes, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) dien rivayet etmiştir —Allahü Teâlâ kulu için hayrı murad elliği zaman, ona (günahlara kefaret olmaya vesile olacak) dünyada iken azap vermeye acelt de Allahü Teâlâ bir kuluna da şer (âhirelle ona azap vermeyi) muradbv vurduğu vakil de ona günahını bağışlattıracak belâ vermez, lâkiğgu. hı ile âhirete göçer ve kıyametle günahı sebebiyle kendisine azapvni (655ı).
Diğer bir hadîs-i şerifte şöyle varid olmuştur;
—Allahü Teâlâ hir kulunu sevdiği zaman, onun inlemc.ü vcduıat işitmek için ona hastalık verir (656).
SemerkândrĞen rivayet ediliyor:
Şüphesiz Allah katında daha mükerrem olan herkesin uğradığıbeî ve musibet, başkasına karşı olan üstünlüğünün açığa çıkması vemiilüt lâ olduğu kadarınca sevap alması için daha büyük ve şiddetli olurb, başkasına karşı olan iıstunluğu açığa çıksın ve mübtclâ olduğu belâlı-darınca da .sevap alsın. Nitekim Lokman (t7/ev//«se/cîm)ın çocuğunajdjlt dediği rivayet edilir:
Rivayet edilir ki, Yakııp ftt/cM/n-vse/â/rüm \ws\y’i (ulcytusselâtn)\ (kaybetmesiyle) imtihan olunmasının sebebi, Yusııl (ufeyfıisselâmja olan sev-ftisinden dolayı, ^'usuf (alayhisselâm) uyurken, Yakup (aleyhi5selâm}\n nama/da iken ona göntıl verip içten iltılal etmesidir.
Bir kısmı bilginler diyorlar kı: Bir gım, Yakup (aleyhtsselûm) oğlu Yusuf (aleyhısselânı)\A birlikte oturup, pıı^ıniş kuzu eti yiyorlar ve nenelerinden gülüyorlardı. Kendilerinin yetim bir komşuları vardı. Etin kokusu yetimin burnuna tülünce, et yemek cam istedi. (Et bulamadığından) ağlamaya başladı. Yelimin ihtiyar nenesi de, yetimle birlikle ağlamaya başladı. Aralarında duvar bulunduğu için Yakup (aleyhisselânı)\A Yusuf (aleyhisselâmhn bunların durumlarından haberleri yoklu. Dunun içindir ki, Yakup ialcyhısselâm), Yusuf (aleyhtsselâm)\n kederinden ağlamakla cezalandırıldı. Ta ki göz bebekleri aktı ve kederinden gözlerine ak duşlu. Vakıa ki Yakup (aleylusselânı) kendisine gelen bu azabın, komşusu olan yetimin ve nenesinin ağlamasından dolayı geldiğini anladı, geri kalan hayatında bir münadiye evinin üstünden şöyle nida etmesini emrederdi:
'•—(Fakir olsun, zengin olsun) kim kahvaltı yapıyorsa, Yakup (aley-hisselâm)ın ailesinin yanında yapsın. "Yusuf (aleyhisselâm) ise, Allahü Teâlâ’nın Kur’ân’da beyan buyurduğu mihnet ile cezalandırıldı.
Leys (h.Sad)dan rivayet ediliyor:
Eyyüp (aleyhisselânı)m belâya uğramasının sebebi şudur: Eyyüp (aley-hisselânı) memleketinin halkı ile padişahlarının yanına girer. Eyyup (aley-lııs.selâmJdan başkası padişahın zulmelliğınden bahsederek, padişaha ağır söz söylediler. Eyyup (aleyhisselâm) ise. kendisine zarar gelir korkusu ile padişaha yumuşak söz söyler. Bunun için Allahu Tcâlâ verdiği musibetle onu cezalandırdı.
Süleyman (aleyhissetâm)\n uğradığı musibet de yukarıda zikrettiğimiz gibi, mahkemenin dünürünün lehine sonuçlanmasını içlen istediği içindir. Veyahut, geçen bölümlerde zikredildigi gibi, kendisinin haberi yok iken evinde işlenen günahı an dolayı idi.
İşte bunlar, şiddetli hastalığın faydası ve Peygamber fsallallahu aleyhi ve sellenıjin ağrı ve hastalıkları:
Hz. Âişe (radıyallahu anhâ) diyor:
—Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)\n ağrı ve hastalığından daha şiddetlisini hiçbir kimsede görmedim (657).
Ben, Rcsûlullah (sallallahu aleyhi ve scllem)'\ şiddetli sıtmaya yai^. landığını (ateşler içinde yattığını) gördüm ve kendilerine dedim lıj;
—Gerçekten sen şiddetli sıtmaya yakalanıyorsun.
Peygamber (aleyhısselâm):
—Kvet. Şüphesiz ben, sizden iki kişinin sıtması gibi sıtmaya yaltaij, nırım, buyurdular.
—Öyle ise hastalıktan iki sevap alırsınız. Peygamber (aleyhısselâm}:
—Evet, iki sevap alırım buyurdu (658).
Ebu Said (radıyallahu anh)'\n rivayet etliği hadîs-i şerifte şöylevand olmuştur:
-Bir adam Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem/ın, (ateşi çok mu, yoksa az mı?) diye elini üzerine koydu. (Ateşi çok görünce)
—Allah’a yemin ederim ki. ateşinin çok ve şiddetli olmasından tliın üzerine koyamıyorum. Bunun üzerine Peygamber (aleyhi5selâm)ş6)^ buyurdu:
—Biz peygamber topluluğuna belâ kal kal gelir (659).
Peygamber (aleyhisselâm) fakirlik, açlıkla imtihan olunurdu. İmanlar nimetlerle sevindikleri gibi, peygamberler de belâ ile sevinirlerdi.
Hz. Enes (radıyallahu anh) Peygamber (sallallahu aleyhi vesellemjki rivayet ediyor:
—Mükâfahn büyüklüğü, belânın büyüklüğü iledir. Allahü Teâlâbirüv-mi sevdiği zaman onlara belâ verir. Kim (kaza ve kadere) rızagöslcrir-se, Allah’ın sevabına, mükâfatına nail olur. Kim rıza göslermr», Allah’ın gazabına ve azabına uğrar (660).
Müfessirler, Allahü Teâlâ’nın:
(658)tıııaııı Buhuri. Sahih 75. kilabu'l-Mcrda: 3 Uabu ÜM’üdıı'n-Nasi Uclacn d-fcnbi)iSt«ıı«3 Lvvel rc’I-EvvcI'de AMullah h. Mea'ud{x.a.) dan lahric ecınijıır. Inıaın Muslini, Sahih. 45 kul») birri ve's-Sıla 45 (2571) No. ile hadisi aynı raviden lahriı,' clmıslir
(659)/mam tbn M öce. SUnen. 36. Kılabu'1-rnen; 23 Babıı's-Sabnale‘l-B<‘lot‘df4024Soktm Ebu Saıdi'l-Hudri (r.a.) dan lahriç ermişiir.
(660)İmam Ibn Mâce, Sünen. 36. KiıabCI’l-l'ilcn, 23. »abu’s-S.ıhrı Ale'l-Bcla'dı Wl nıcinı Abdullah b Mes'ud (r a.) dan lahric ciınislir. İmam Tırmızi, Sünen Ebvabu’ı-ZıiM.' Babu Ma Cae H’s-Sabri ale’l-Belâ’da
"... Kim bir kolu >upurMi, oııunlu ci'/ulanır ve kcndisinr Allah’-dun bii^ku lu* bir dost bulabilir; ne de bir yardımcı" (661).
Avci-ı kcrinu'M h.ıkkııul.ı ılıyoilar ki: Mu\luman dünya musibcllcriylc muk.'ılaılanıı Mu\ihci onun (günahlarına) kctarci olur (Malla ûhireı-U‘a/ap görme/) MulesMilerın bu sb/u H/ Aıyc, Ubcy b Ka’b vc Mu-cahıd'dcn ri\aycl edilmıyliı (662).
Ehu Hureyre (rudıvalluhtı unh) Pifytiumin’r IsulUıllahu aleyhi rr sel-lemfıicn rivayet eimiylir:
—Alluhıı Teâlâ kime bayır ınurad ederse, o kimseye belâ gelir (663).
Hz. Âtşe (rudıvallahıı unhâ) ediyor Peygamber (uleyhisselâm)
buyuruyor kı:
—Muslııınanın uğradığı lılybir ınusibel yokiıır ki, Allah o musibet sebebiyle günahlarını bagıylumusın. Halıâ kendisine balan dikenle bile (664).
Ehi4 Said'n\ rivayet elliği hadîsle ise Peygamber (sallullahıı aleyhi ve sellem) yoyle bııyurmuyiur;
—Mu’mine, yorgunluk, ağrı se sancı, gam, keder, e/a ve cefa ve hal-lâ kendisine halan dikenden lıivbiryeye uğrama/ ki, Allah onların sebebiyle onun günahlarını bagıylanıusın (663)
tbn Mesıui (radıyuUuhu anh)'\n rivayet ettiği hadîsde ise, Peyamber Isallallahu aleyhi ve sellem) buyuruyor ki;
—Hiçbir Muslııman yoktur ki, kendisine bir e/a isabet etsin de Allah, onun günahlarını, ağacın yaprağını düklüğü gibi (üzerinden silip) dökmesin! (666).
Allahu Teâlâ'nın peygamberlerin bedenlerine verdiği hasialıklara, aza-larına verdiği s.meılaıa, ölümleri anındaki yıddetlı hasialıklarma ait başka bir hikmeti de vardır. O da şudur: Onların Helisleri zayıllar, vefatları
l